Published on Eylül 30th, 2024

Volkan Yaraşır ile Köln Tohum’da yapay zeka üzerine söyleşi gerçekleştirildi

Siyaset bilimci ve yazar Volkan Yaraşır Köln Tohum Kültür derneğinde Yapay Zeka ve Üretim İlişkilerine yansımaları üzerine bir söyleşi yaptı. Kadın arkadaşın moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide Yaraşır’ın sunuşu iki saat sürdü.

Avrupa Demokrat (Köln)

Yaraşır, Yapay Zekanın bügün ulaştığı aşamayı gösteren zengin örnekler vererek, teknoloji kapitalizm ilişkisini irdeledi. Ayrıca Endüstri 4.0 üzerine geniş analizler yaptı. 1960 sonrası ortaya çıkan post- kapitalist , post modernist düşünürlerin Daniel Bell, Andre Groz, Laclau- Mauffe ve otonomist Marksist Negri’nin tezlerini irdeledi.

Teknolojinin nötr bir şey olmadığının altını çizen Yaraşır, kapitalist sistemde teknolojinin yeni iktidar ve tahakküm ilişkileri ürettiğini vurguladı. Nispi artı değeri yükseltmeye yarayan, yapay zeka gibi yeni teknolojilerin kontrol ve denetim toplumunun önünü açtığının altını çizdi. Teknolojik determinist yaklaşımların sosyalist hareket içinde de yaygın bir eğilim olduğunu söyleyen Yaraşır, sınıfın kontrolü ve sınıfın kadavra ve artık nufüs haline getirilmesinin es geçildiği vurguladı. Bugün Filistin, Suriye, Yemen, Libya, Afganistan ve kıta olarak Afrika’nın artık nüfus ve çöp ülkelere dönüştüğü ifade etti. Tam otomasyonun burjuvazin hayali olabileceği ama kapitalist sistemin ontolojisine bağlı olarak bunun mümkün olamayacağını, sermaye ve ücretli emeğin sistemin varoluşunu koşullandığını söyledi.

Kapitalist sistemin sınıfsal antagonizmanın ürünü olduğunu ve her gün bu antagonizmayı yeniden ürettiğinin altını çizdi. Artı- değer ve sermaye birikimin sistemin ruhu olduğunu söyleyen Yaraşır, artı- değeri yalnızca canlı emeğin yarattığını işaret etti. Sistemin kar oranlarındaki düşüşü ancak üretici güçlerin yıkımı, savaş ve sınıf üzerinde büyük bir abluka ve sömürüyle aşabileceğini belirten siyaset bilimci, Filistin, Lübnan ve Ukrayna’nın emperyalistler arası dünya savaşını ön cephesi olduğunu söyledi.

Yaraşır, proletaryanın devrimci özne olarak başka bir alem yaratabileceğini, teknolojinin ancak anti-kapitalist kopuşla geleceğin inşasında ve boş ve hoş zamanın yaratılmasında, komünizmin tasavvuru içinde ve ancak alternatif ve eko-teknolojiyle bir yeri olabileceğinin altını çizdi. Bir anlamda doğadan özür dilememize yaramalıdır dedi. 4 saat süren etkinliğe 30’a yakın kişi katıldı ve ilgiyle izlenen söyleşide oldukça fazla soru soruldu.