Almanya’da örnek davada “polisi koruyan” karara göre: Mülteci de haklı, polis de

Kamerunlu mülteci Alassa Mfouapon, Ellwangen’deki kampa polis operasyonları nedeniyle Eyalet’e dava açmıştı. 3 yıla yakın süren davada çıkan karara göre,”Mülteci de haklı, polis de. Duruşma öncesi mahkeme binası önünde ve bir çok kentte Alassa ile dayanışma eylemleri düzenlendi.

Gül Güzel (Stuttgart)

Bir mülteci (Alassa Mfouapon), Ellwangen’de (Ostalb çevresi) polisin yaptığı operasyonlarda orantısız şiddet uyguladığını iddia ederek, Baden-Württemberg eyaletine dava açmıştı. Stuttgart İdare Mahkemesinden, polis baskınının yasadışı olup olmadığı davası, Augustenstr. 5, 1. kat, oda 5’te, 18-19 Şubat 2021’de görüldü. İki gün süren davanın nihai kararı duruşmanın ikinci günü verilebildi.

Stuttgart İdare Mahkemesinin verdiği karar metnini özüne hiç dokunmadan yayınlıyoruz:

Bay Alassa M. tarafından Baden-Württemberg eyaleti aleyhine polis tedbirlerinin hukuka aykırılığını tespit etmek için açılan dava kısmen başarılı olmuştur.

Tarih: 19 Şubat 2021, Kısa BASIN BÜLTENİ açıklaması:

Stuttgart İdare Mahkemesi, 18 Şubat 2021 tarihli sözlü duruşmaya dayanarak, şahsın kimliğinin tespit edilmesi, davacının odasına girilmesi ve aranması ve davacı üzerinde, Ellwangen’deki devlet kabul tesisinde davacı üzerinde yapılan aramaya dair karar verdi. Davalı, devletin polis icra teşkilatı tarafından 3 Mayıs 2018 ve davacının bir seferlik kullanılan el tokası ile tutuklanması hukuka aykırıdır. Ayrıca 20 Haziran 2018 tarihinde davacının sınır dışı edilmesinin bir parçası olarak davalının cüzdanına, ülkenin polis icra teşkilatı tarafından alıkonulmasının yasadışı olduğunu tespit etti. davalı bu arada, davayı reddetti (Dosya Nr.: 1 K 9602/18).

Stuttgart İdare Mahkemesi 1. Dairesi, kabul edilebilir iddiaların kısmen sağlam temellere sahip olduğuna karar verdi.

Daire, 3 Mayıs 2018’de düzenlenen baskın kapsamında davacıya karşı alınan polis tedbirlerinin orantısız olduğu sonucuna vardı. Davacının devletin ilk karşılama tesisindeki odası, Temel Yasanın 13 (1) Maddesi anlamında özel bir apartman dairesi değildir. Baskın anında davacının bulunduğu bina da polis kanunu anlamında “tehlikeli yer” deniyordu. Ancak, davacının tedbirlerle ilgili genel kişilik hakkına müdahale uygun değildi. Önlemlerin sabah saat 5,19’dan itibaren uygulandığı ve bu nedenle Federal Anayasa Mahkemesi’nin içtihat hukukuna göre gece gerçekleştiğine dikkat edilmelidir.

Davacının sınır dışı edilmesinin 20 Haziran 2018 tarihinde yapılması, dairenin görüşüne göre, davacının cüzdanının geçici olarak alıkonulması haricinde hukuka uygundur. Davacının odasına girme, davacıyı arama, fiziksel şiddet kullanma, uzanma, kelepçelenme ve kelepçelenme gibi itiraz edilen icra tedbirleri özellikle orantılıydı. Baskının aksine, ülkeyi terk etme yükümlülüğünü yerine getirmek için genel kişilik haklarının ihlali haklı. Sanık ülkenin sorumluluğunda olmayan sözde Dublin transferleri için İtalyan makamlarının uçuş gelişleri ile ilgili gereklilikleri, infazın gece yapılmasını haklı çıkarmaktadır.

İlgili taraflar, Stuttgart İdare Mahkemesi tarafından onaylanan karara itiraz etme hakkına sahiptir. İtiraz, kararın henüz mevcut olmayan tüm nedenlerinin teslim edilmesinden sonraki bir ay içinde yapılmalıdır.

Alassa Mfouapon (Davacı mülteci) ve dava hakkında kısa notlar:

Kamerunlu mülteci Alassa Mfouapon, kendisini İtalya’ya sınır dışı edilme tehdidine karşı Karlsruhe’deki idari mahkeme önünde uzun süre yapılan eylemlerle savundu.

29 yaşındaki mülteci, Ellwangen’deki mültecilerin haksız bir şekilde sınır dışı edilmelerini engellemek için basına çağrı yaparak,‘’Şimdiye kadar bizim hakkımızda hep birileri kanuştu. Şimdi biz kendimiz konuşmak istiyoruz!’ demiş ve yüzden bir süre İtalyaya sürgün edilmişti. Tüm bu haklı verdiği mücadele sonucunda kendisinin mülteciliği tanındı.

Alassa Mfouapon’nın bu operasyona karşı açtığı davası iki buçuk yıl ertelendi. Almanya’da evin/ikametgahın dokunulmazlığı temel bir hakdır. Bu durum, mülteci barınaklarındaki insanların yaşadığı ve uyuduğu odalar için de geçerlidir. Bu tür yasalar diğer mahkemeler tarafından onaylanmıştır. Polis gücü, LEA Ellwangen’i ve sakinlerin yatak odalarını ihlal ettiğinden, bu hakkı bariz bir şekilde ihlal ettmiştir! Alassa’nın davasının amacı bunu kamuoyuna açıklamak ve temel hakların tüm insanlara eşit olarak uygulanması gerektiğinde ısrar etmektir!