‘Otoriter erkek rejimlerin bizi yenmeye gücü yetmeyecek’

İstasyon Meydanında buluşan binlerce kadın, “Jin, jiyan, azadî” sloganını attı, taleplerini haykırdı. Mitingde konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Hatimoğulları, “Bizler Rosa Luxsemburglarız, Clara Zetkinleriz, Behice Boranlarız, Şirin Tekeli’yiz. IŞİD’e karşı en güçlü mücadeleyi veren Arin Mirxanlar ve Hevrin Xelefleriz. Kadınların mücadelesi oldukça, örgütlü gücü oldukça ne Türkiye’de ne Kürdistan’da ne de Ortadoğu’da hiçbir otoriter erkek rejimin bizleri yenmeye gücü yetmeyecektir. Kadınlar başaracak, bizler başaracağız” diye vurguladı. Mitinge SKM ve ÖGK’lılar “Eşit ve özgür bir yaşam istiyoruz” döviziyle katıldı.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Diyarbakır’da İstasyon Medyanında kutlandı. Tevgera Jinan Azad (TJA) ve Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP) tarafından gerçekleştirilen miting halaylarla başladı.

Kadınlar sabahın erken saatinde “Jin jiyan azadî” yazılı pankart ve dövizlerle miting alanına aktı. Erken saat olduğu gerekçesiyle kadınlar miting alanına alınmayınca, polisin tutumunu slogan ve zılgıtlarla protesto etti. Ulusal kıyafetleriyle 8 Mart mitingine akan kadınlar, “Amed’den Ankara’ya Gültan Kışanak’ı selamlıyoruz”, “Belucî, Afgan, İran, Pakistanlı kadınların mücadelesinin yanındayız”, “Jin jiyan azadî ve savaşlara hayır diyoruz”, “Örgütlü kötülüğünüzü, örgütlü mücadelemizle yeneceğiz” pankartlarıyla süslenen meydanı doldurdu.

ADALET NÖBETİ TUTAN ANNELER ALANDA
PKK lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürt sorununun siyasi çözümü için başlatılan Adalet Nöbeti’nde olan tutsak yakını kadınlar, Hazal Park’ta toplanarak alana yürüdü. DEM Parti ilçe eşbaşkanları, beldiye eşbaşkan adaylarının da eşlik ettiği tutsak yakınları, “Jin jiyan azadî”, “Bi felsefeye jinan azadî’yê, em xwe birêxistin dikin” pankartları arkasında coşkulu tempo tuttu. Kürtçe şarkılar seslendiren kadınlar, “Jin jiyan azadî” sloganıyla İstasyon Meydanı’na ulaştı.

SKM VE ÖGK: EŞİT VE ÖZGÜR BİR YAŞAM İSTİYORUZ
Miting alanına Rosa Kadın Derneği, DEM Parti, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve TJA, Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) ve Özgür Genç Kadın (ÖGK) kortejler oluşturup girdi. Yürüyüşte, “Bizim devrimimiz kadın devrimidir” yazılı pankart açıldı. SKM ve ÖGK’lılar, “Vardık, varız var olacağız”, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Ulusal, sınıfsal, cinsel sömürüye son”, “Jin, jiyan, azadî”, “Ekolojik yıkıma hayır”, “Yaşasın kadın dayanışması”, “Eşit ve özgür bir yaşam istiyoruz”, “Bijî 8’ê adarê” yazılı dövizler taşıdı.

Miting alanında bir araya gelen kadınlar, seslendirdikleri şarkılar eşliğinde “Jin, jiyan, azadî” sloganı ve alkışlarla halay çekti.

YARAY: KADINLAR BOYUN EĞMEDİ, EĞMEYECEK
Özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşu ile başlayan mitingte Tertip Komitesi adına DBP İl Eşbaşkanı Sultan Yaray konuştu. Kadınların hiçbir zaman boyun eğmediğini vurgulayan Yaray, “Buradan Gültan Kışanak, Figen Yüksekdağ, Hülya Alökmen’i selamlıyoruz. Yolunuz yolumuzdur” dedi.

Kürt dili üzerindeki baskılara değinen Yaray, kayyum darbesi sonrası ilk olarak kadın kurumları ve dil kurumlarının kapatıldığını hatırlattı. Kürtler olarak bu topraklarda eşit ve özgür yaşamak istediklerini belirten Yaray, köleliği kabul etmeyeceklerini söyledi. Yaray, “Diyoruz ki kadınları yok saymaktan vazgeçin. Kürtler bu dünyayı güzelleştirsin. Bu topraklara barış gelsin. Biz kadınlar her zaman onurlu bir barış için sesimizi yükseltelim. Amed’den tüm dünyaya jin jiyan azadî diyoruz” diye konuştu.

BarışAanneleri adına kadınları selamlayan Mürüvvet Demir, “8 Mart’ımız tüm emekçi kadınlara, devrimcilere binlerce defa kutlu olsun. Aylardır cezaevlerinde açlık grevinde olanları selamlıyorum. Umarım barışa vesile olur” dedi.

DEM Parti Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediye eşbaşkan adayları sahneye çıkarak kadınları selamladı. Eşbaşkan adayları adına Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkan adayı Serra Bucak söz aldı. Kadınların 8 Mart’ını kutlayan Bucak, barış, adalet ve özgürlük şiarını direnen annelerden öğrendiklerini söyledi. Bucak, “Onların kıymetli yolundan ilerlemekten asla vazgeçmeyeceğiz. Bizler kadın örgütlülüğümüzü, mücadelemizi onun özneleri olan yoldaşlarımıza borçluyuz. Kandıra, Sincan, Elazığ Cezaevine selam yolluyoruz. Zindandaki arkadaşlarımız bu sistem tarafından bilerek rehine tutuluyorlar. Zindandaki kadınların yeri bizim yanımız, bu toplumun yanı” diye konuştu.

Mitinge katılan binlerce kadın hep bir ağızdan “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganını attı.

‘KAYYUMLARA İNAT GELİYORUZ’
Partilerinin Ankara Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan adayı Gültan Kışanak’a da selam gönderen Bucak, “Tekçi, vesayetçi erkek anlayışa inat onurlu barışı mutlaka getireceğiz. Bunu genç kadınlar ve annelerimizle getireceğiz” dedi.

Yerel seçimlerde güçlü oy ile kayyumlara, iktidara, tekçi anlayışa en güzel cevabı Diyarbakır’ın vereceğini söyleyen Bucak, “8 yıllık kayyum rejimi en çok kadın kazanımlarımızı elimizden aldı. Onlara inat 31 Mart’ta yeniden kadın politikaları, kadın müdürlükleri, kadın merkezleri açmaya geliyoruz. Sömürüye inat var olsun Amedli kadınlar” diye konuştu.

KAYA: SAYIN ÖCALAN ÖZGÜR OLMALI
Ardından TJA adına söz alan DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Adalet Kaya, İran, Pakistan ve Afganistan’da katledilen ve tecavüz saldırısını uğrayan kadınları hatırlattı, “Beluci, Arap kadınlarını selamlıyorum. Türkiye istihbaratının Başur’da Kürt kadınlarına yaptığı suikastları kınıyoruz. İstasyon Meydanından bu sömürgeci devletlere diyoruz ki bu kirli politikalarınızı bırakın” diye seslendi.

Özel savaş politikalarına geçit vermeyeceklerini vurgulayan Kaya, Kürdistan ve Türkiye’deki açlık grevlerindeki tutsakları selamladı. Barış Annelerinin, Adalet Nöbeti’ndeki annelerin yollarını aydınlattığını ifade eden Kaya, “Biz kadınlar olarak diyoruz ki çözümün ve barışın yolu açıktır. İsteğimiz sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüdür. Abdullah Öcalan Kürt sorununu çözerek halklara barışa getirecektir. Biz Kürt’üz, kadınız, buradayız. Demokratik, özgür bir yaşamı inşa edeceğiz. Bizi yok sayan bu sisteme karşı baş eğmiyoruz, başkaldırıyoruz” diye konuştu.

KOÇAK: HAYATI YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ
Ardından söz alan KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, cinsiyet eşitsizliğini işyerlerinde, tarlalarda, hapishanelerde deneyimlediklerini söyledi. Faşist sağ iktidarların kadınlara yönelik saldırılarına karşı alanlarda, sokaklarda sürdürülen mücadeleden vazgeçmediklerini vurgulayan Koçak, hapishanelerdeki işkence, tecride karşı kadınların direnişine dikkati çekti.

Koçak, “Emeğimizin görünür olabilmesi için hayatı yeniden inşa etmek zorundayız” dedi.

HATİMOĞULLARI: BİZİ YENMEYE GÜCÜNÜZ YETMEZ
Mitingde söz alan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Filistin, Kürdistan, Rojava, Afganistan’dan Şili’ye ve Fransa’ya kadar mücadeleci kadınları, zindanlarda direnen Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak ve Sebahat Tuncel’in de aralarında bulunduğu kadınları selamladı.

Kadınların 5 bin yıldır erkek egemen sistem altında ezildiğini, sömürüldüğünü belirten Hatimoğulları, “Ama aynı zamanda 5 bin yıldır tarihi bir mücadeleye imza attık. Emeğimiz sömürüldü, şiddet gördük, katledildik ama boyun eğmedik. Eşbaşkanlık sistemimize saldırıldı ama asla boyun eğmedik. 1857’de New Yorklu dokuma işçisi 123 kadın, eşit işe eşit ücret için verdikleri mücadele sırasında patron ve devlet tarafından ateşe verildi. 123 kadının külleriyle yazıldı 8 Mart tarihi. Selam olsun bedel ödeyen kadınlara, selam olsun külleriyle 8 Mart tarihini yazıp bizlere armağan edenlere” diye konuştu.

Gülistan Doku’nun hala bulunamadığını, Fatma Altınmakas’ın evli olduğu erkekten gördüğü şiddeti Türkçe bilmediği için anlatamadığını ve evine gönderilmesinin ardından katledildiğini, İpek Er’in, bir asker tarafından tecüvüz saldırısına uğrayarak intihara sürüklendiğini hatırlatan Hatimoğulları, “Kürdistan’da kadınlara dönük yürütülen özel harp politikasını burada, Amed Meydanında hep birlikte boşa çıkarmak için ‘Jin, jiyan, azadi’ sloganını haykıralım hep birlikte” çağrısında bulundu.

‘YAŞAM HAKKIMIZDAN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ’
Kadın katliamlarına, Kürdistan’da uygulanan özel harp politikalarına boyun eğmeyeceklerini vurgulayan Hatimoğulları, “İstanbul’da da Amed’de de yaşamı savunacağız. Bunun için İstanbul Sözleşmesini savunmaya devam edeceğiz, 6284 Sayılı Kanunu savunmaya devam edeceğiz. Elimizden alınmak istenen nafaka hakkımızı asla onlara vermeyecek ve savunmaya devam edeceğiz. Bunun için Kürdistan’dan Türkiye’ye el ele örgütlü mücadeleye var mıyız hep beraber” diye sordu.

Yerel seçimlerde 5 bin kadın aday çıkardıklarını, eşbaşkanlık sistemini devam ettirdiklerini hatırlatan Hatimoğulları, “Bunu gerçekleştiren bir parti değildir; bunu gerçekleştiren siz değerli kadınların iradesidir” dedi.

‘KÜLLERİNDEN MÜCADELE YARATAN, IŞİD’E, İŞGALE DİRENENLERİZ’
“31 Mart’ta belediyelerimizi kazandığımızda, kadın eş başkanlarımızın etrafında demokratik kadın özgürlükçü belediye anlayışımızı icra edeceğiz” diyen DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bizler 8 Mart’ta küllerinden mücadeleyi yaratan kadınlarız. Bizler Rosa Luxsemburglarız, Clara Zetkinleriz, Behice Boranlarız. Şirin Tekeli’yiz bizler. Kürt halkının özgürlük mücadelesini veren, IŞİD’e karşı en güçlü mücadeleyi veren Arin Mirxanlar ve Hevrin Xelefleriz biz. Selam olsun onlara, binlerce kez selam olsun. İsrail işgaline direnen Şeyda Ebu Xazali’yiz. Kadın cinayetlerini asla unutmayan ve yaşam hakkını savunan kadınlarız biz. Biz küllerinden mücadeleyi yaratan Kürt, Türk, Arap, Êzidî, Ermeni ve burada sayamadığım birçok halktan kadınlarız.”

Jîna Mahsa Amînî’nin sözlerini aktaran Hatimoğulları, “Mahsa öldürüldü, hayır Mahsa bayrak oldu, Mahsa her kadının kavgasının bayrağı oldu, her kadının bayrağı oldu. Onun saçı mücadelemizin bayrağı oldu. O ölmedi, aramızda ve bizler şu sloganı hep birlikte atarak Jîna Mahsa Amînîlerin bayraklaşan saçlarını burada bir kez daha analım. Kadınların bu mücadelesi oldukça, örgütlü gücü oldukça ne Türkiye’de ne Kürdistan’da ne de Ortadoğu’da hiçbir otoriter erkek rejimin bizleri yenmeye gücü yetmeyecektir. Kadınlar başaracak, bizler başaracağız” diye vurguladı. (ETHA)