Published on Mart 10th, 2021

TSP’den 18 Mart çağrısı: Devrimci Tutsaklarla Dayanışmayı Yükseltelim

Tutsakların Sesi Platformu (TSP), 18 Mart’a ilişkin “Devrimci Tutsakların Sesini Alanlara Taşıyalım, Dayanışmayı Yükseltelim” başlığıyla çağrı yaptı.

Avrupa Demokrat Haber Merkezi

TSP açıklamasının tam metni şöyle:

Devrimci Tutsakların Sesini Alanlara Taşıyalım, Dayanışmayı Yükseltelim

Komintern’in kararıyla 1920’li yıllardan bu yana, Paris Komünü’nün kuruluş tarihi olan 18 Mart, “Politik Tutsaklarla Uluslararası Dayanışma Günü” olarak her yerde dayanışma eylemleriyle karşılanıyor. Zindanlar devrimle karşı devrim arasındaki en keskin, en sert mücadelelere sahne oluyor. Devrimci tutsakları, onların onur ve özgürlük direnişini sahiplenmek için her yıl dünyanın dört bir yanında ilericiler, antifaşistler, devrimciler sokaklara çıkıyor, devrimci tutsakların taleplerini milyonlara taşıyor.

Aradan bir asır geçmesine karşın burjuvaziyle devrim cephesi arasındaki mücadele dünya çapında ve bütün ülkelerde her biçimde sürüyor. Türkiye hapishaneleri, yurtsever, devrimci ve komünist tutsakların on yıllardır süren başeğmez direnişlerine tanıklık ediyor.

2015’den bu yana Erdoğan’ın faşist şeflik rejiminin yurtsever, devrimci, ilerici muhalefete ve onun öncülerine dönük fiziki tasfiye, ideolojik ve psikoljik ezme, yok etme saldırı konsepti kapsamında politik tutsaklar özel hedef durumunda. Polisin, jandarmanın gözaltı terörünü, mahkemelerin tutuklama ve keyfi uzun-ağır hapis cezaları yağdırma terörü izliyor; halklarımıza emekçilere bir yandan her an gözaltı, zindana atılma korkusu yaşatılırken diğer yandan hapishanelerde kazanılmış her türlü insani ve politik kazanımları gasp ederek hem tek tek devrimci öncüleri hem de onların varlık koşulu olan kolektif örgütlülüklerinin dağıtılması hedefleniyor, hapishaneleri birer işkence merkezi haline getirilmeye çalışılıyor.

-Türkiye hapishanelerinde insanlık dışı koşullarda on binlerce kadın ve erkek politik tutsak var.

-780 çocuk anneleriyle birlikte hapishanelerde büyüyor.

-591’i ağır 1564 hasta tutsak var. Serbest bırakılmayan ağır hasta tutsaklar ölümün ağzına atılmış bulunuyorlar.

Türk burjuva devleti devrimci tutsaklara daima ilan edilmemiş bir şavaş hukuku uygulaya gelmiştir. Mafyacı ülkücü katilleri serbest bırakmak için 2020’de yürürlüğe giren infaz yasası değişikliği de aynı görüş açısı ve zihniyetin yansımasıdır. Bu yasayla da politik tutsaklara yönelik yeni hak gaspları söz konusudur; başta muhalif basının verilmemesi, baskılara karşı çıkanlara disiplin cezaları verilmesi, açlık grevlerine zorla müdahale vb. yeni yaptırımlar getirilmiştir. Son dönemde pandemi bahane edilerek tecrit ve hak gaspları yoğunlaştırılmıştır.

Emperyalist Avrupa burjuvazisinin zindanlarında çok sayıda göçmen devrimci tutsak bulunuyor. Avrupa hapishanelerinde politik tutsaklara, ağır izolasyon uygulanıyor.

Yunanlı devrimci tutsak Dimitris Koufondinas’ın izolasyona karşı açlık grevi direnişi 70’li günlere vararak, yaşamını kaybetme sınırına dayanmış bulunuyor.

İnsan hakları savunucusu ve Kara Panter Partisi eski sözcüsü gazeteci Mumia Abu Jamal bir polisi öldürdüğü gerekçesiyle aldığı idam cezasından dolayı ABD’de 40 yıla yakın bir süredir hapishanede tutulmaktadır. Sağlık durumu iyi olmayan Jamal, coronaya yakalanmış ve sağlık durumu daha da kötülüşerek yaşamı tehlikeye girmiştir. Tepkiler sonucu revire kaldırılan Jamal’ın tedavisi ancak serbest bırakılmasıyla mümkündür.

Kürt halk önderi Abdullah Öcalan’a uygulanan ağır izolasyona karşı dönüşümlü açlık grevleri Türkiye ve Kürdistan hapishanelerinde devam ediyor.

Hapishanelerde süren direniş ve mücadeleyle, devrimci tutsaklarla kurulacak dayanışmacı ilişki, özgür bir dünya, herkes için özgür ve onurlu bir yaşam isteyen sosyalistlerin, devrimcilerin, ilericilerin, hatta insanım diyen herkesin temel bir görevidir.

İçinden geçtiğimiz burjuva tasfiyeci saldırganlığın, emperyalist kültürün yaratmak istediği yalnızlık duygusunu ve karamsarlığı, dünyadaki başta devrimci tutsaklar olmak üzere, politik öncülere ve değerlerimize ısrarla sahip çıkarak, onların dışarıdaki sesi, soluğu olarak parçalayabiliriz. Tam da bu nedenle, bugün devrimci tutsaklarla kurulacak dayanışma ilişkisi ve sahiplenme düzeyimizi geliştirmeliyiz.

Politik tutsakların sesini, taleplerini en geniş göçmen yığınlara, yerli emekçilere, ilerici kurumlara, sokaklara, alanlara taşımalıyız. Her yıl bir gününüzü, 18 Mart’ı, ölümsüz komün savaşçılarının anısına, dünyanın her yerinde zindanlardaki devrimci tutsaklarla dayanışmaya adayın, o gün devrimci tutsakların çığlığı olun, ama devrimci tutsakları 365 gün hatırlayın.

Tecride Son! Hasta Tutsaklara Özgürlük!

Devrimci Tutsaklar Onurumuzdur!

TUTSAKLARIN SESİ PLATFORMU

10 Mart 2021