Makaleler

Published on Şubat 7th, 2022

0

Başka türlüsü – Kadının amasız direniş öyküsü! | Gül Güzel


Cezaevinde yazılan ve oradan gelen kitap… Metin Turan daha önceki öykülerinde olduğu gibi, novella tadındaki bu tek öykülük kitabında da okurunu yakıcı bir gerçeğimizle yüzleştiriyor…

Özellikle Nisan 2021’den beri siyasi rehin tutsaklardan bir kart bile alabilmek bizi inanılmaz şekilde mutlu ediyor. Hele de kart yerine gelen bir kitap olursa; gerisini siz düşünün. Türkiye Cezaevlerinde binlerce sanatçı ve edebiyatçı hala rehin tutuluyor. Ancak susturmak için, F Tipi tek kişilik hücrelere atsalar da, onlar herhangi bir şekilde eserlerini bizlere bin bir emekle ulaştırabiliyorlar.

Siyasi tutsak olarak 21 yıldan beri cezaevinde tutuklu/mahkum bulunan edebiyatçı Metin Turan da bu susturulamayan edebiyatçılardan biri. En son yazdığı, kadınların kadın olmaktan kaynaklı yaşadıklarına ‘’BAŞKA TÜRLÜSÜ’’ adlı öyküsü ile de edebiyata güzel bir eser kazandırarak, kadının cinsinden dolayı yaşadığı sorunlarına bir nebze ayna tutmuş.

Metin Turan daha önceki öykülerinde olduğu gibi, novella tadındaki bu tek öykülük kitabında da okurunu yakıcı bir gerçeğimizle yüzleştiriyor. Her şeye rağmen hayata yeniden başlama cesareti gösteren kadınlara, hepimizden daha çok cesaret veriyor. Bu kitabı birkaç günde değil bir solukta (24 saat) okudum. Öykünün kahramanı Miray karakterinin sesini kulaklarımda duymaya devam ediyorum.

Metin Turan’ın bu öykü çalışması, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedildiği dönemde yayınlandı. Cumartesine denk gelen 20 Mart 2021 tarihinde, internette yayımlanan Resmi Gazete ile Meclis’in iradesini gölgede bırakarak feshedilen bu anlaşma ertesinde, kadına yönelik artan şiddete utanç içinde her gün tanık oluyoruz. Halbuki yaşamak güzeldir; çünkü yaşamak hep yeniden başlamaktır; her zaman bilhassa biz kadın cinsi için.

Öykünün mimarı Miray, emekli albay Tuğrul Türkmen ile en az onun kadar emekli , onun kadar albay disiplininde olan Şehnaz hanımın kızıdır. Her şeye rağmen kendisine eğitim imkanı verilmiş ve üniversite eğitimi ile meslek yolu açılmıştır. Öğretmen olarak mecburi hizmet yeri olan Yozgat’ın Boğazlayan kasabasına gider. Mesleğini ve dolayısı ile ekonomik özgürlüğünü kazanmış genç bir kadın olarak, taşrada devam eden yeni hayatından ilk önce bir memnuniyetsizlik duymaz. Fakat bir süre sonra buradaki özgürlüğünün bedelsiz olmadığını, kazanılmış olan bu değerlerin toplumun başka beklentilerine hızla tahvil edilmesi zorunluğunu şaşkınlıkla görür. Adım adım karşısına çıkan korkuluklar Miray’ın çizilmiş olan sınırlardan öteye gitmemesi gerektiğini zorunlu kılmaya başlar. Böylece örselenmeye başlar Miray’ın kazanmış olduğu özgürlüğün değerleri. Özgürlüğünün, İçinde bulunduğu toplumun başka başka beklentilerine hızla tahvil edilmesi gerektiğini  ve bu nedenlerin kırık noktasında, Miray’ın başının bağlanması gereğini çaresizlikle zorunlu kılar ve esas öykü bundan sonra başlar…

Evlendirildiği erkeğin en az 30 bıçak darbesine rağmen yaşama tutunan Miray susarak, gizlenerek, kendini kapatarak nihayet boşanabildiğinde ise ‘’boşanmış kadın’’ prangasını takar toplum bileğine. Bir daha huzurlu olup olamayacağının derdi ve korkusuyla geçer günleri. Öykünün bizi karşıladığı sarıcı açılıştan biliriz ki ‘’hayır’’ demenin aslında an meselesidir nihai sonun. Miray şaşkınlıklarla dolup, uzayan bir yol ortasından geriye dönüşlerle anlatıyor öyküsünü. Kendisine sadece sadık kalan Gölge adını verdiği bir sokak köpeği ile… kimi yerlerde ifadelerin sert bir yumruk gibi boğazınıza oturduğu uzun bir hikaye, kısacık bir bölümün betimlediği bir son ile uğurluyor öyküsünde Miray bizi. Nihayetinde benzeri şiddete maruz kalan tüm kadınlar için duacı kılıyor öyküyü okuyanları…

Yazar Metin Turan kimdir: 1967 yılında Samsun’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Samsun’da tamamladı. Başladığı ODTÜ iktisat bölümünü 1990 yılında bitirdikten sonra aynı bölümde yüksek lisansa başladı. Müzik, halk dansları, halk bilim araştırmaları yapan yazar, politik nedenlerden dolayı geçirdiği soruşturma ve aldığı cezalar nedeniyle 21 yıldır hapishanede. Malum zamanların, malum hoyratlığına maruz bırakılarak. ‘’Hayata döndürülenler’’ den biridir. Bu nedenle görme yetisini büyük oranda kaybetmiş. Bütün bunlara rağmen 2019 yılında Anadolu Üniversitesi Sosyoloji Bölümünü bitirdi.

İlk öykü kitabı olan ‘’Siyah Gökkuşağı’’ da Favori Yayınları tarafından 2018 de basıldı. 2019 Ümit Kaftancıoğlu Öykü yarışmasında ‘’Öbürkü’ adlı öyküsü birincilik aldı. Yazarın ilk romanı ‘’Her İnsan Bir Zamandır’’ yine ‘’Öbürki’’ ile ‘’Ama Bir Gün Bir Şey Olur’’ ve ‘’Keşfetmenin Güzelliği’ adlı öykü ve romanları 2020 yılında Favori Yayınları tarafından yayınlandı.

Kitap hakkında: Metin Turan’ın yazdığı bu öykü, Favori yayınlarında, birinci basımı Ekim 2021 de yayınlandı.

Kitabın genel yayın yönetmeni Fatma Türksoy, Kapak ve muhteşem bir şekilde öyküye can verip, eşlik eden iç çizimler ise Ekrem Borazan’a ait.

Dip not: Metin Turan bu kitabını şu anda bulunduğu Bafra T Tipi Kapalı C.İ.K. Hapishanesinde ve 6 Aralık 2021 tarihinde Almanya’da kendisine mektup yazan arkadaşlarına postayla gönderdi. ‘’Dostluk ve sevgiyle… Umarım kitabı beğenirsiniz…YARIN görüşürüz’’ notuyla Metin Turan -Bafra.


Kadının Kaleminden: Gül Güzel – 07.02.2022

Tags: ,


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑