Düşmanımın düşmanı dostum değildir! | Hüseyin Şenol

Siyonist İsrail Devleti işgalci ve zulmün asıl kaynağıdır. Toprakları işgal edilen, 75 yıldır her türlü zulmün reva görüldüğü Filistin halkının mücadelesi meşrudur… İşgalci katil Siyonist Devlet İsrail düşmanımızdır ve onun düşmanı vahşet örgütü antisemitist Hamas da dostumuz değildir…

Filistinli grupların Hamas’ın silahlı kanadı el Kassam Tugayları’nın öncülüğünde 7 Ekim’de İsrail’e yönelik başlattıkları saldırılar sonrası işgalci İsrail güçleri arasındaki çatışmalar altıncı gününde devam ediyor.

Sadece müzik festivalinde bile en az 260 kişinin katledildiği ve onalrcasının rehin alındığı saldırıda, toplam ölü sayısı 2 bin 500’e yaklaştı. İsrail’in saldırılarında Gazze’de 1100 kişinin hayatını kaybettiği, 5 bin 339 kişinin yaralandığını açıkladı. Yine BM verilerine göre 338 binden fazla Filistinli yerinden oldu. İsrail’in açıklamalarına göre de Gazze’den düzenlenen saldırılarda ölen İsraillilerin sayısı 1300’e ulaştı.

Düşmanımızın düşmanı dostumuz mudur?

Her zaman değil. Örneğin Taliban ve Hamas ABD karşıtı olsa da benim dostum değildir. Hiç birimizin de dostu olmamalıdır.

Yazımda Filistin’in tarihine, uzun uzun İsrail’in nasıl kurulduğuna girmeyeceğim. Bu konuda yeteri kadar bilgiye sahibiz ve zaten gündemdeki yeri nedeniyle bu konudaki yazılar da oldukça var. Ama ben hemen baştan şunu belirteyim: ABD’nin bölgedeki bir numaralı piyonu işgalci İsrail devleti yıkılmalı, haklı bir mücadele yürüten Filistin bağımsız olmalıdır.

Filistin halkının silahlı mücadelesi meşrudur.

Tarihteki gelişmeye yanıtım budur.

Bunu şundan ötürü de belirtme gereği duyuyorum; eleştirilerde “Şu anda sorun Hamas değil, burjuvazinin ağır bir şekilde saldırdığı bir ortamda, şu kişi veya kurumu eleştirmek yanlıştır” diyen arkadaşlarımızın sayısı maalesef az değil.

Tam tersi, Hamas detayını göremezsek, geneli de görmek ve doğru tahlil edebilmek mümkün değildir. Şu an için Hamas’ı ve ABD Afganistan’dan çekilmeden önce Taliban’ın ABD karşıtı olarak gördüm. Ama bu durum bizim için o hareket ve örgütlerin her şeyi doğru yaptıkları anlamına gelmez. Ki yaptıkları doğru ne var ayrıca tartışmak lazım.

Direnişe, isyana evet, barbarlığa hayır!

“Barbarlığa hayır!” şiarıyla dünyanın dört bir yanında mücadele veren, ağır bedeller ödeyen devrimciler, anlık “ses getirdiği” için, hatta sömürgeciye darbe vurduğu için, barbarlıklarını anlatmamıza ve karşı çıkmamıza engel olmamalıdır.

İşgal altında, ilhak edilmiş topraklarda, sömürge ülkelerde sömürgeciye karşı mücadele haktır, ama her yol “mubah” değildir.

ABD güdümündeki işgalci İsrail devleti, kurulduğu günden beri, insanlık adına ne varsa yok satarak, Filistin halkına kan kusturmaktadır. Bu anlamda da Filistin halkının silahlı mücadelesi dahil, her türlü direnişi haktır. Ama bu mücadelede barbarlığa yer olmamalıdır.

Ekim’de İsrail’e saldıranlar içinde bulunan bir kısım barbar kurumların, kadınların, çocukların ve genel olarak sivillerin bedenleri üzerinden gerçekleştirdiği barbarlığa karşı çıkılmalıdır.

Hamas gibi kurumları lanetlemek değil, bu eleştiriye karşı çıkmak insanlığa fayda sağlamaz. Hele hele “burjuvazi zaten saldırıyor” diyerek, bu barbarlığa sessiz kalmak, sorunludur ve sürekli karşımıza çıkmaktadır. Burjuvaziden ziyade, bizi susturma işlevi görmektedir.

Taraflı dil

Çatışmaların başladığı günden beri, “taraflı dil” sürekli kullanılmaya devam ediyor. Özellikle İsrail’den yana taraf olanların verdikleri haber ve açıklamalarda sadece “Hamas”ı ön planda tutmalarının yanı sıra, “Sol”un bir kısmı da saldırının Hamas’ın öncülüğünde yapıldığının belirtmemesi de ayrı bir “taraflılık”.

Özelikle de İsrail’e destek açıklaması yapılırken, Hamas vahşetine yeteri kadar değinilmemesi, hata hiç değinilmemesi de önemli sorun(unmuz)dur.

Düşmanımınız düşmanı dostumuz değildir

İşimize geldiğine “detaya bakmak lazım” deriz aslında hep. Aşağıda şimdilik bir kaç maddeyle düşmana dosta vurgu yapayım…

“Kahrolsun emperyalizm ve Hamas, Taliban gibi örgütler ve iktidarla da onlarla birlikte kahrolsun.

Kadın, çocuk ve genel olarak sivillerin bedenleri üzerinden saldırı ve savaşlar lanetlenmelidir.

Hiçbir zaman ve yerde haklı gerekçe olamaz; çocukları kaçırmak, kadınlar ve çocukları “savaş ganimeti” yapma alçaklığı.

Sivillerin rehin alınması, sadece savaş suçu değil, insanlık suçudur.

Var olan İsrail devleti yıkılmalıdır… Yaşasın Filistin’in bağımsızlığı.

“Onların yaptığının yanında bu nedir ki?” mantığı, insanlık suçuna davetiyedir.

Siyonizm de Hamas da insanlığa zarardır.

Hamas ve Taliban gibi canavarları görünce, insan Kürt Özgürlük Hareketi’nden daha bir gurur duyuyor.

“Burjuvazi zaten saldırıyor” saçmalığı

Devrimci değer(ler)imizi yıldönümlerinde anarken, yaptığımız en ufak eleştiriyi bile burjuvaziye hizmet sayan mantık zararlı mantıktır.

Hhamas’ı da görmeyen sorunu çözemez.

Bu tür yorumların geleceğini bildiğim için İsrail’e de aynı anda lanet okuyorum. Burjuvaziyle bağdaştırmak ise devrimcilere ‘büyük’ haksızlık ve bu tür yorumlar “Hamas”a ve burjuvaziye yazar. İnsanlığa ise büyük zarardır.

İki tarafın da alçaklığını görmek gerekiyor.

“Burjuvazi de eleştiriyor ve saldırıyor” diye, “falan kişi veya kurumu bizi eleştirmemeliyiz” mantığı çok yanlış. Biz doğru yolda durup, kimin ne dediğine bakmaksızın, tavrımızı koyarız, koymalıyız. Yoksa ne şimdiki insanlığa ne de gelecek kuşaklara bunu anlatamayız. Sen-ben ve bizim çocuklarımız da 260’dan fazla sivil insanıni katledildiği o müzik festivalinde olabilirdi.

Sadece Hamas’a değil, dünyanın neresinde olursa olsun ve kim yaparsa yapsın lanet okumalıyız bu vahşete.

Meşruluğu da kirletmemek

Evet, meşruluğu kirletmemek gerekiyor. Yani Siyonist İsrail Devleti işgalci ve zulmün asıl kaynağıdır. Toprakları işgal edilen, 75 yıldır her türlü zulmün reva görüldüğü Filistin halkının mücadelesi meşrudur.

Düşmanımızın düşmanı her zaman dostumuz değildir.

Özellikle Filistin sorununda da bunu net olarak belirtmek gerekiyor: İşgalci katil Siyonist Devlet İsrail düşmanımızdır ve onun düşmanı vahşet örgütü antisemitist Hamas da dostumuz değildir.

Hamas, sadece Filistin halkına değil, başta Kürt halkı olmak üzere, Türkiye halklarına ve tüm dünya haklarına düşmandır.

İsrail devleti de Hamas da insanlığın düşmanıdır.

Filistin halkının siyonizme karşı haklı direnişine destek verirken, barbarlığa ve antisemitizme de geçit verilmemeli.

Yaşasın Ulusların Kendi Kaderini tayin hakkı,

Kahrolsun emperyalizm ve sömürgecilik.

Hüseyin Şenol – 12.10.2023