Makaleler

Published on Nisan 19th, 2023

0

Zalimler beddualarla yıkılmıyor! | Gül Güzel


Kincilerin üretimi kin, katliamlardır!

Geleceğimize ışık , hak, adalet, eşitlik, temel özgürlük sağlamak için din yerine motifleri, insan yerine kendimizi ifade edebilirsek; hakikata, gerçeğe daha yakın oluruz. Devlet iktidar sistemleri bizleri ister istemez içine çekiyor-çekecektir. Çünkü hepsi iktidarlarını katletme, asimile, inkar, sömürü, gasp savaşları üzerine inşaa ediyorlar. İşte bu yüzden de 21.yüzyılda bu ilişkilerimize şekil vererek, yönlendirerek, biz BİZ olmalıyız. Biz olmalıyız ki, bütün bu sömürü aygıtlarının dişleri arasında ezilmeyelim artık. Mevcut olan Hiyerarşi sistemlerini hala yıkamamışsak; hiyerarşi sistemlere karşı bütün diğer kesimlerin birlikte güç oluşturamamasındandır. Sözümü çok uzaklara yani 1915’lere kadar değil, ülkemizde 2009 ilkbaharıyla başlayan, her baharda tekrarlanan, bütün kesimlerin sessiz kalıp, sadece seyirci olduğu KCK operasyonlarına getireceğim. Eğer o gün hepimizin birlikte karşıt gür sesi çıksaydı, bugün zindanlarda bu kadar siyasi tutsak/mahkum olmayacak; hak ve özgürlükler inkar edilmeyecek, cezaevlerindeki işkence, tecavüz, ölümlerini önleyebilecek, bu kadar tetikçi aramızda gezip fütursuzca ölümler/katliamlar yapamayacak/tı!…

Günümüzde de belleklerimizde canlılığını sürekliliğinden dolayı hala koruyan ve ‘’KCK operasyonları’’ olarak adlandırılan inkar ve imha operasyonları hala bütün vahametiyle sürüyor. 2009 Şubat ayında başlayıp, gözaltına alınanların kelepçeli elleriyle basın ve medyaya servis edilen fotoğraları hala belleklerimizde canlı. Bu canlılığı koruyan operasyonların sürekliliği 2013-14 hatta 7 Haziran 2017 seçimlerine kadar kısmen devam etti. ‘’Barış-Çözüm süreci’’ denilen sürece defalarca ara verilmiş olunsa da, tekrarlanan siyasi operasyonlarla günde ortalama olarak 9 Kürt aktivisti tutuklanmaya başlanmıştı. Bu operasyonlarla  06.10.2011 verilerine göre, 7748 gözaltı, 3895   tutuklama gerçekleşti. Gözaltı ve tutuklananlar arasında kadın hakları savunucuları, Sendikacılar, gazeteciler, belediye meclis üyeleri, belediye başkanları ve milletvekilleri vardı. Diğer adıyla, demokratik siyasetin içinde yer alanlara yapılan tutuklamalardı bunlar…

Ajanslara düşen haberlere göre ilk oprasyonlarla tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edilenler arasında Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak, Batman Belediye Başkanı Nejdet Atalay, Şırnak’ın Cizre ilçesi Belediye Başkanı Aydın Budak, Diyarbakır Kayapınar Belediyesi Başkanı Zülküf Karatekin, Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Çınar Belediye Başkanı Ahmet Cengiz, Viranşehir Belediye Başkanı Leyla Güven, Suruç Belediye Başkanı Ethem Şahin, Kızıltepe Belediye Başkanı Ferhan Türk, eski Dicle Belediye Başkanı Abdullah Akengin, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ali Şimşek, İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Muharrem Erbey gibi şahıslar bulunuyordu.

Yukarda belirttiğimiz KCK(Kürdistan Demokratik Topluluğu) operasyonlarına dair iddianame ve…

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2 yıl süren teknik takibinden sonra hazırlandığı iddia edilen İddianame ile  KCK’yı hedef alan ilk operasyon 14 Nisan 2009’da, 11 İlde düzenlenmiş ve bu operasyonda örgütlenmenin üst yapılanmasında olduğu söylenen 53 kişi gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Tutuklananlar arasında DTP’nin üç genel başkan yardımcısı Kamuran Yüksek, Bayram Altun ve Selma Irmak da vardı. 14 Nisan’da başlayan operasyonlar zincirinde 17 Haziran’da ikincisi yapıldı. Bu operasyonda da daha çok DTP’li yöneticiler ve il genel meclisi üyelerinden oluşan 18 kişi gözaltına alındı. Üçüncü operasyon ise 11 Eylül 2009 tarihinde yapıldı. Bu operasyonda da Sendikaların bünyesindeki KCK üyelerinden oluştuğu öne sürülen 35 kişi gözaltına alınmıştı.

Bu kadar ardarda yapılan operasyonlar için hazırlanan İddianamede neler var? Diye baktığımızda; Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı ve 28 Mayıs 2009 tarihinde 6. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen ilk iddianamede KCK’nın, Irak’ın kuzeyindeki Kandil Dağı’nda bulunan Murat Karayılan’dan talimat aldığı ileri sürülüyor. İddianamede, Karayılan’ın “Kürt çocuklarına, sokaklara dökülerek haklarınızı talep etmesini sağlayın” talimatı verdiği iddia ediliyor ve İddianamedeki KCK örgütlenme şemasında yapının ‘’Amed’’ kod adlı Sabri Ok tarafından yönlendirildiği belirtiliyor. KCK’nın, kendi siyasal çizgisindeki bütün belediye başkanlarını yönlendirdiği ve belediye kaynaklarının terör örgütü için kullanıldığı öne sürülerek savunuluyor. Bu operasyonlarla tutuklananlardan biri olan avukat Muharrem Erbey ,’’Bu ülkede; insan hakları, demokrasiyi, barışı savunduk… Bize reva görülen; kelepçe, zindan, zulüm oldu. Bizler kapımızı çalan, yardım isteyen herkese yüreğimizi açtık. Yardıma koştuk A-Y-I-R-I-M-S-I-Z herkese koştuk, el verdik. Kürt-Türk ayırımı yapmadan. İşte suçumuz bu. Herkese el uzatırken kapımızı çalanların çoğunun politik suç mağduru Kürtlerin olması bizim tercihimiz olmadı. Bizler halkların kardeşliğine inananlarız’’ demişti yazdığı mektubunda.

Türkiye cezaevlerindeki tutuklu ve mahkumlara dair:

DW/KK, EC, JD- Deutsche Welle Türkçe 08.04.2021 verilerine göre, Avrupa cezaevlerinde nüfusa oranla en fazla tutuklu ve mahkûm Türkiye’de bulunuyor.

Avrupa Konseyi 2020 Ceza İstatistikleri’ne göre, 31 Ocak 2020 tarihi itibarı ile 100 bin kişide 357,2 tutuklu ve mahkûm sayısı ile Türkiye, ilk sırada. Türkiye’yi 100 bin kişiye 356,1 tutuklu ve mahkûm sayısı ile Rusya takip ediyor; üçüncü sırada ise 263,8 ile Gürcistan var. Türkiye, müebbet hapis cezası almış olan 8 bin 463 mahkum ile de Avrupa’da başı çekiyor. Birleşik Krallık (İngiltere, Galler, Kuzey İrlanda) 7 bin 191 müebbet hapis cezası almış mahkum ile ikinci, Rusya ise 5 bin 571 mahkum ile üçüncü sırada.

Dip not olarak çözüm sürecine dair:

28 Aralık 2012’de bir televizyon röportajında Recep Tayyip Erdoğan Kürt sorununu çözme noktasında İmralı’da hapis yatmakta olan Abdullah Öcalan ile görüşmeler yaptığını duyurdu. Daha sonrasında pazarlıklar “Çözüm Süreci” olarak adlandırıldı. HDP ve Ak Parti ile yürütülen çözüm süreci 7 Haziran 2017seçimlerinden sonra AKP-MHP hükümet sürecinde tamamen bitme noktasına getirildi.


Kadının Kaleminden: Gül Güzel – 19.04.2023

Tags: ,


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑