..." /> MÖP: Cumhuriyet'in 100. Yılı kutlu olmasın!

Sömürgecilik

Published on Ekim 30th, 2023

0

MÖP: Cumhuriyet’in 100. Yılı kutlu olmasın!


Mezopotamya Özgürlük Partisi (MÖP) tarafından yapılan açıklamada, “Türk ırkçı Cumhuriyet Cehennemin temsili! Halkların özgür, eşit ve demokratik sistemi ise güzelliğin temsili!” deniyor…


Avrupa Demokrat Haber Merkezi

MÖP tarafından yapılan açıklamayı aşağıda veriyoruz:

MÖP olarak: Türk soykırımcı, katliamcı, baskıcı, işkenceci, darbeci, sürgüncü, talancı, işgalci, sömürgeci, ırkçı, faşist, dinci, mezhepçi, sünni ve ahlaksız Cumhuriyetin yüzüncü yılı kutlu olmasın, kınıyor lanetliyoruz!!!

Birinci Dünya Savaşı sürecinde; Osmanlı-İttihat Terakki-Kemalistlerle devam eden Hristiyan Ulusları soykırımla bittiren, aynı uygulamayı Yahudi, Ezidi vb.. Böylelikle Türk Müslüman Sunni kesim dışındaki 7 yıllık tarihleri olan farklı renkleri temizledi. Sadece Kürtlerin ezici çoğunluğu Müslüman-Sünni olmaları nedeni ile, çıkarları gereği bir uzlaşma sağladı, Kürtlerin egemen kesimi feodaller, bazı aristokratlar toprak, mal, mülk ve değerli zenginlikler, bunlara insan ahlakını da eklediğimizde, ‘’her şey bize kaldı mantığından yola çıkarak’’ en az dönemin soykırımcıları kadar suçludurlar..

Birinci Dünya Savaşı esnasında, İmparatorluklar çökerken yerlerine, yeni sistem modeli devlet getirildi. Türk devleti, 1915 Seyfo/Soykırım ile Asuri/Süryani/Keldani, Ermeni, Rum/Pontus, Yahudi ve Ezidileri yok ederek, adım adım Türk Irkçı, faşist ve şovenist Ulus devlet inşasına gitti. Kendi içindeki bu tarihi kadim halkları tasfiye ederken, bunun adını da 7 Düvele karşı kurtuluş savaşı vermiş deniliyor. Oysa bu uydurulmuş bir yalan, kendi içindeki farklı renk, inanç, din, kültür, dil, sosyal yaşam ve ırkları tasfiye ederek, uluslardan kurtuldu.. Bu ahlaksız, ırkçı, faşist ve şovenist Türk Cumhuriyetin nasıl kurulduğunu bilince çıkarmayanlar, haklı olmalarına rağmen sürekli yenilgi ile karşılaşacaklar. Çünkü yalan, komplo, ahlaksızlık ve soykırım üzerine kurulan Türk Cumhuriyeti, eşine ender rastlanan bir Cumhuriyet daha yoktur.

Hristiyan ulusları yok ettikten sonra, ona karşı direnen kesimlere tasfiye amaçlı, Soykırım ve katliamlar yaptı. 1915 Seyfo/Soykırım, 1917-1919 Rum/Pontus Soykırımı, Kızıl Erzincan Cumhuriyetin tasfiyesi, 1919 Haverka Turabdin Eşitlikçi Konfederasyonu Ali Batte öncülüğünde, 1919, 1923, 1924 Mor Şemun Bünyamin öncülüğündeki Hakkari Ulusal Nasturi Mucadelesi, 1925 Şehy Sait öncülüiünde Ulusal Kürdistan Mücadelesi, 1927, 1930, 1938 Seyit Rıza öncülüğünde Ermeni-Alevi Özerkliği, 1955 İstabul da Rum tasfiyesi,  1960, 1971 Devrimcilerin tasfiyesi, 1973, 1974 Kıbrıs İşgali ve Türkiye içinde yaşayan Hiristiyan uluslara uygulanan soykırım muamelesi. 1978 Maraş Alevi Katliamı, 1980, 1984, 1992 faıllı-mechul 2000, 2007, 2011, 2014 Ezidilere yönelik Ferman/Soykırım ve günümüze kadar daha onlarca katliam üzerinde kurulan faşist, ırkçı, şovenist ve sömürgeci cumhuriyet, nasıl bir cumhuriyettir?…

Türk ırkçı Cumhuriyet tarafından Failli-Meçhul hala mezarları nerede olduğu bilinmeyen, 1915 Seyfo/Soykırım liderlerinden İsa Zette Çelme, 1925 Şeyh Said, 1938 Seyit Rıza vb..

Türk sömürgeci cumhuriyettin kuruluşundan sonra, bağrında yaşayan uluslara beyaz soykırım muamelesi uyguladı; dillerini yasakladı, Kilise medreselerini kapattı, sosyal, kültürel ve ekonomik yaşamlarını kısıtladı, soykırım psikolojisi ile, onları siyasi arenadan uzaklaştırdı. Gelişmelerini her zaman bastırdı, engelledi ve birlikte yaşadıkları Kürt işbirlikçi kesimini soykırım Kılıcı gibi hep onlara musallat etti.

Askerliğe gidenleri, asker olduklarına pişman ediyor, onları insan değerinde ele almıyordu. Buradaki din, ırk temelindeki ayrıklıkçı muameleyi gördüklerinde, Kendi vatanına döndüğünde, artık zorunlu göç etmeye yöneliyordu. Bu vb yaklaşımlar Asuri/Süryani/Keldani halkının dünyanın tüm kıtalarına dağılmasına vesile oldu.

Bugün halkımızın Kuzey Mezopotamya ve Turabdin bölgesinde az bir nüfusu kalmışsa, Türk ırkçı, faşist devletin politikaları sonucudur.

Varlık vergisinden tutalım, Kıbrıs İşgaline ve failli-meçhul olaylara kadar uzanan, zulüm zinciri Türk devletin 1915 Seyfo/Soykırımından baki kalanları bitirmekti. Peki Mezopotamya Türkün coğrafyası mıydı? Yoksa binlerce yıllık Sümerlerle başlayan, Süryanilere kadar uzan binlerce yıllık Asuri/Süryani/Keldani halkının vatanıydı. Tabi ki, halkımızın insanlığa her konuda, öncülük ettiği coğrafyaydı. Mezopotamya-İnsanlığın Merkezi, Süryanilerin Yurdu. Türk devleti tarafından 1915 Seyfo/Soykırım da, Batı Ermenistan, Kilikya ve Pontus gibi işgal ilhak edilmişti. Tıpkı Azerbaycan ırkçı devletinin Karabağ da yaptığı tasfiye benzeri.

Türk devleti yalan, hile, entrika ve komplolarla meşhur, bu zihniyet onun esas özüdür. Kendi toplumunu, ahlaksızca manipule ederek, onu gerçeklerden saptırıp, yanlışlara alet etmekte, sahte kahramanlıklar öne sürmektedir. Faşist Erdoğan’ın 14 Temmuz darbesi, bu zincirin halkasıdır.

Özellikle bu ırkçı Cumhuriyetin bu yüzyılda yaptıkları, tüm insanlık dışı uygulamalara, anti-demokratik yaklaşımlara, katliam, işkence, sürgün, sömürü ve ahlaksız yaptırımlara rağmen hala yıkılmamışsa, Türk sol hareketin, başından beri Türk, Sünni ve devletçi olmasındandır. Bazı (Bireyler, Kesimler) dışında tutarak dile getiriyoruz. Oysa yüzyılın başında en doğru, Sosyalizm Perspektifini Batı Ermenistan coğrafyasında Paramazlar HINÇAK PARTİSİ adına Osmanlı-İttihat Terakki’nin soykırımcı zihniyetine karşı, alternatif doğru Toplumsal Demokratik  çözüm olarak öne sürdüler.

O dönemde, bu dönemde Mezopotamya ve Anadolu coğrafyasında tüm yaşayan kesimlerin, birlikte yaşayacağı perspektif.. Paramaz Mahkemede tüm halkları kapsayacak, bu çözümü ve halkların adını tek tek saydı. Ortadoğu da ilk Sosyalizm yıldızı Batı Ermenistan coğrafyasında, Doğu Mezopotamya da Asur Sosyalist Partisi ile gündeme gelmişti. İnsanlık karakteri dinle, inançla, ırkla, mezheple, sınıfla, renkle ve kıyafetle ölçülmez, İnsanlık Karakteri, üzerinde taşıdığı insanlık değerleri ile ölçülür.

Türk sol kesimini temsil eden Mustafa Suphi, devamında gelen kesimler, 68 Kuşağına kadar, (İbrahim Kaypakkaya) hariç, kendilerinden önce, tüm halklar için Sosyalizm de ısrar eden Paramazların ait oldukları Batı Ermenistan coğrafyasının Kadim ulusu Ermeni halkının nasıl 1915 Seyfo/Soykırım yaşadığını bilmelerine rağmen, seslerini çıkarmadılar, tam tersi değişik boş demogojilerle devlete malzeme olup, bu tarihi unutturmaya çalıştılar.

Oysa sosyalizmi savunanlar, onlardan öncekileri, Türk ırkçı, soykırımcı ve sömürgeci devleti iyice gün yüzüne çıkarmalıydılar. Öyle olmadı, en büyük acıyı onlar yaşadı, her kalkıştıklarında hükümetlere karşı, yenildiler geriye gettiler, devlet güçlendi baki kaldı. Niye? Çünkü Türkçü İslam Sünni ruhu aşmadılar. Kürdistan üzerine bir şeyler mırıldandılar, son dönemlerde bazı kesimler Mezopotamya, Pontus, Kilikya ve Batı Ermenistan sorunu, 1915 Seyfo/Soykırım üzerine analizler yaptılar, kafi değil! Çünkü bu Türk ırkçı devletin temelini doğru tahlil edilmedikçe, daha bu devlet çok faşist Erdoğanlar, Bahçeliler ve silik Kılıçdaroğlu yaratacak..

Hristiyan uluslar bu coğrafyaların asıl sahipleri bin yıllarca tarihleri var, bu coğrafyalarda daha İslam dini, Arap Sünni ve Şialığı, Türk İslamcılığı yokken onlar, bu topraklara, taşlara ve sanata damgalarını vurdular. Emperyalizme bağlı çirkef, sömürgeci sistemler, Hristiyan ulusları psikolojik zan altında bırakmak için, onların her hangi bir gelişmesini, hemen dünya Kapitalist sistemine bağlayarak, onları işbirlikçilikle suçlar, baskılar yapardılar. Oysa İran Molla Faşist Sistemi hariç, başta Türk soykırımcı devlet, Arap devletlerin çoğu Kapitalizmle işbirliğindeydier, böylece kendi iç-demokratikleşmenin önünü tıkadılar. Oysa Türk ırkçı devleti 1915 Seyfo/Soykırım yapmasaydı, bugün tüm bileşenleriyle Türkiye Dünya Merkezi konumunda olacaktı.

Hristiyan ulusların Anadolu, Mezopotamya, Ortadoğu ve Orta Asya da Siyasal İslam, Faşizm, ırkçılık ve işgal zihniyetleri ile, tasfiye edilmeleri ile birlikte, bu alanlar, kör, sağır, dilsiz, dinsiz, kültürsüz, ufuksuz, ahlaksız, beyinsiz ve insanlık değerlerinden uzaklaşmış, barbarizme doğru evrilmiş. Dünyanın bütün savaş sahası haline gelmiştir. İnkar kendini kandırma, uzun vadede imha etmektir..

Türk ırkçı Cumhuriyeti temelden yıkılmadı, yalnız yıkılmıştan beter bir hezeyan korku ile yaşıyor. Eğer bugün içte bir savaş yaşanıyorsa, demek ki yıkılmaya doğru evriliyor. Bu ırkçı Cumhuriyet halkımıza, halklara, kadınlara, gençlere, sosyalist, devrimci ve demokratlara, bölgede yaşayan komşu ülke, halklara zarardan, zulümden ve alçaklıktan başka bir şey vermemiş, kendi Türk toplumunu iradesiz, sorgusuz ve sualsiz kılmıştır. 2000’li yıllardan sonra BOP, YD adına bir ajan devleti gibi, Orta Doğu da seküler meyilli tüm sistemlerin çöküşüne vesile oldu.

Daha sonra onu yavru gibi besliyenleri, Çakal gibi ısrmaya başlamış, İŞİD vb aşağılık yapılanmalarla Suriye de yaşayan halklara, Şengal alanında Ezidi halkına saldırmış, Ezidiler’e 2014 yıllında 74 Ferman/Soykırım yaşatmış. Kürt halkının direnişçi, onurlu ve halklarla birlikte yaşamı demokrasi değerleri temelinde ele alan, 1973 yıllından bu yana PKK ye karşı, onun ideolojisinden etkilenen, tüm yapılanmalara soykırımcı, sömürgeci zihniyetle saldırmaktadır. En son Hamas saldırısında da kendini ayan, beyan etti.. Yalnız bu sefer sloganlarla yetindi, çünkü İsrail’le bulaşırsa, toz buz olur ondan. Dolayısıyla bu hakir, ahlaksız ve soysuz Türk Cumhuriyeti Batsın!!

Bu Cumhuriyetin yeniden yapılanmayla da onarılması mümkün değil, bu Cumhuriyetin yıkılması, yerine Toplumsal Demokrasiye Dayalı Halklar Sistemi Kurulması.. Bu sistemde her halk kendi gerçekliğine göre yerini alması, nüfus veya güce dayanarak değil. Her halkın dili, kültürü, sosyal yaşamı, ekonmik hakkı, siyasi görüşü, tarihi değerleri ve bayrağı özgürce ifade edilmeli, Bu ana kadar bu ırkçı Cumhuriyet Türkler başrol, Kürtlerin işbirlikçi kesimi yedek kuyruk kullanılmaya hazır güç. İkisi de Sünni Müslüman.. Bu durum mevcut demokratik platformlarda da, bu iki kesim hep önde olmaktalar. Oysa bazen, daha yetenekli insanlar var, onlar görev almalı. Türk ırkçı Cumhuriyet 1915 Seyfo/Soykırım ile başlayıp, yüz yıl içinde yaptığı tüm yanlışların hesabını vermeli, halklardan gasp ettiği mal, mülk, maddi, manevi ve tarihi değerler iade etmeli. Haksızlığa uğrayan herkese Tazminat ödenmeli, özür bunlardan sonra gelir.

Ortadoğu, Orta Asya, Mezopotamya ve Anadolu yeniden insanlık değerleri ile, dünya merkezinde yer almaları için, muhakkak onur, ırkçı, ahlaksız ve faşist Türk Cumhuriyetin tarihin çöp sepetine, bataklığına girmeli..

Türk ırkçı Cumhuriyet Cehennemin temsili!

Halkların özgür, eşit ve demokratik sistemi güzelliğin temsili!  

Çözüm Toplumsal Demokrasi ve Demokratik Sosyalizmdir..!!


Mezopotamya Özgürlük Partisi (MÖP)

Tags: , ,


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑