Makaleler

Published on Aralık 16th, 2020

0

Sevr Antlaşması ile Kürt halkının varlığı – Gül Güzel


Lozan antlaşması 2023 yılında bitince, Türkiye’de ne olacak sorusu sorulurken, insanların bilmesi gereken aslında Sevr Antlaşmasının içeriğidir.

Sevr Antlaşmasının 2023’te biteceğini biliyoruz. Ancak uzun bir süredir Sevr anlaşmasına dair yazmak istesem de bir türlü konuya zamanım yetmedi. Onun için detaylarına girmeden küçük başlıklar altında bazı imgelere değinmek istedim. Çünkü Sevr anlaşmasının Kürt ve diğer halklar için olumlu maddeler içermesine rağmen neden politikacıların bu konuya 100 yıldır kulaklarını tıkadıklarını anlamış değilim. Maksadım sadece bu konuda biraz da olsa hafızaları canlandırmaktır.

10 Ağustos 1920 tarihli Sevr Antlaşmasını imzalayan Osmanlı heyetinden Rıza Tevfik, Damat Ferid Paşa, Hadi Paşa ve Reşid Halis gilindiği gibi vatan haini ilan edildiler.

SEVR ANTLAŞMASININ 62. ve 64. MADDESİNE GÖRE:

Fırat’ın doğusu ve Wilson Hattı’nın güneyinde ağırlıklı olarak Kürt bölgelerine 62. Madde uyarınca özerklik verilecek ve 64. Madde de olası bir devlet bağımsızlığı vaat ediyordu. Bunu yapmak için, Kürtlerin, anlaşmanın yürürlüğe girmesinden sonraki bir yıl içinde Milletler Cemiyeti’ne Kürtlerin çoğunluğunun Türkiye’den bağımsızlık istediğini kanıtlaması gerekiyordu. Dahası, Milletler Cemiyeti Kürt nüfusunun bağımsızlık için olgun olup olmadığına da karar verecekti. Bağımsızlık durumunda Müttefikler, eski Musul Vilayetleri ‘nin Kürt bölgelerinin Kürt devletine gönüllü olarak ilhak edilmesini hoş görmeyi kabul ettiler.

Sevr antlaşması, İngiliz İmparatorluğu, Fransa, İtalya, Japonya, Ermenistan, Belçika, Yunanistan, Hicaz, Polonya, Portekiz, Romanya arasında, Birinci Dünya Savaşı ve Osmanlı İmparatorluğu’nun muzaffer güçleri olarak Sırplar, Hırvatlar ve Slovenler ve Çekoslovakya, savaşı resmen sona erdiren Paris banliyö antlaşmalarından biriydi. Antlaşma, Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılması ve son padişah VI.Mehmed’in düşüşü nedeniyle onaylandı.

Sevr Antlaşması’na göre,

Osmanlı İmparatorluğu topraklarının çoğunu kaybetmek zorundaydı.

Yüce Babıali, Suriye ve Mezopotamya’daki mülklerinden feragat etti (Antlaşmanın VII. Bölümü). Bu alanlarda Milletler Cemiyeti yetkileri oluşturulacaktır. Aynı zamanda, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki Arapça konuşulan eyaletler Fransa, İtalya ve İngiltere arasında bölünecekti. Filistin’de, Balfour Deklarasyonu’na referansla, Yahudi halkı için bir ulusal yuva kurulacaktı. Arap Yarımadası’nda Necd Sultanlığı tarafından 1925’te fethedilen Hicaz, yeni bağımsız Hicaz krallığı olarak oluşturulmuş ve Osmanlı İmparatorluğu’nun Arabistan’ın bu bölgesindeki hakları ona devredilmiştir. Medine ve Mekke’nin kutsal yerlerine giriş hakkı düzenlenmiştir (Antlaşmanın VIII. Bölümü).

SEVR ANTLAŞMASINA GÖRE BİR KAÇ MADDE:

İstanbul Osmanlı Devleti’nin başkenti olarak kalacak; ancak Osmanlı Devleti anlaşma koşullarına uymazsa İstanbul Türklerden alınacaktır.

Kapitülasyonlardan bütün müttefik ülkeler faydalanabilecektir.

Azınlıkların hakları artarak devam edecektir. (Dinsel bakımdan özerklikleri kabul edildi.)

Türk ordusu sadece iç güvenliği sağlayan askerden ibaret olacak, subaylarının %15’i müttefik devletler yada tarafsız devletlere mensup olacak ve Türkiye’de mecburi askerlik olmayacaktır.

Boğazlar her zaman bütün devletlerin gemilerine açık tutulacaktı. Uluslar arası bir komisyon Boğazları yönetecek ancak komisyonda Türk üye bulunmayacaktı. Bu komisyonun ayrı bir bütçesi ve bayrağı olacaktır.

Lozan antlaşması 2023 yılında bitince, Türkiye’de ne olacak sorusu sorulurken, insanların bilmesi gereken aslında Sevr Antlaşmasının içeriğidir. 433 maddeden oluşan Sevr antlaşmasının bir çok maddesi okullarda asla anlatılmazken, RTE ise 2023 yılını iple çekiyor.


Gül Güzel – 16.12.2020

Tags:


About the Author



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to Top ↑