Güncel

Published on Ocak 31st, 2023

0

“İktidar ve muhalefet aynı kaynaktan besleniyor”

6’LI MASA MUTABAKAT METNİ – İnsan Hakları Derneği Eş Genel Başkanı Eren Keskin ve derneğin Yönetim Kurulu Üyesi Nuray Çevirmen, 6’lı masanın Ortak Mutabakat Metnini “insan hakları” açısından değerlendirdi.


Ayça Söylemez – bianet

6’lı masanın bugün açıkladığı Ortak Mutabakat Metnine insan hakları alanından baktık.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin ve İHD Yönetim Kurulu Üyesi Nuray Çevirmen, metindeki vaatleri ve eksikleri bianet’e değerlendirdi.

244 sayfalık metinde, Altay Tankı’nda motor tedarik sürecinden kripto para ve yapay zeka uygulamaların dair birçok detay bulunuyor ancak “insan hakları” şeklinde ayrı bir başlık yer almıyor.

Fotoğraf: Zülal Koçer, bianet

Keskin: İhlalleri kısmen de olsa düzeltebilir

İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, metinde Kürt sorununa veya LGBTİ+ haklarına değinilmediğine dikkat çekerek, iktidar ve muhalefetin aynı kaynaktan besleniyor olmasının bu metne yansıdığını anlattı, 6’lı masanın vaatlerini şöyle değerlendirdi:

“Millet İttifakının hazırladığı mutabakat metninde, bugüne kadar yazılı olanlardan fazla bir şey görmedim. Özellikle bugün yaşadığımız ifade özgürlüğü ihlalleri son derece üst boyutta, bugüne dek 90’lı yıllar da dahil ifade özgürlüğünün bu kadar ihlal edildiği bir süreç yaşamadık. Ancak gerek Anayasa’da gerekse yasalarda ifade özgürlüğünün sınırları nasıl tanımlandıysa bu mutabakatta da böyle tanımlanmış. Bu bir sorun, çünkü siz bu vaatleri ortaya koyduğunuzda zaten istediğiniz gibi ifade özgürlüğünü sınırlayabiliyorsunuz, bugün olduğu gibi. Oysa ki özellikle ifade özgürlüğü konusunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) verdiği kararlar son derece açık, mahkeme birçok içtihadında ‘bir düşünce şok edici de olsa yasaklanamaz’ diyor. O nedenle bu metnin yeterli olmadığını düşünüyorum.

Ayrıca Millet İttifakı içinde yer alan bir partinin İstanbul Sözleşmesine yaklaşımını son derece iyi biliyoruz, metinde kadına yönelik şiddet ve LGBTİ hakları konusunda çok ayrıntılı beyanlar bulunması gerekirken bunun olmadığını görüyoruz.

İnsan hakları savunucuları olarak her zaman dile getiriyoruz, insan haklarında ilerleme kaydetmenin önündeki en büyük engel, iktidar ve muhalefetin aynı kaynaktan besleniyor olması. Bugün kendilerini belirleyen resmi ideolojinin yarattığı kırmızı çizgiler konusunda çok büyük bir fark görmüyorum.

Bizim rahat bir nefes alabilmemiz için öncelikle düşüncenin önündeki tüm engellerin kaldırılması ve resmi ideolojinin kırmızı çizgilerinin de tartışmaya açılacağı bir ortam yaratılması gerekiyor. Bir insan hakları savunucusu olarak, böyle bir ortamın Millet İttifakı tarafından yaratılacağını mümkün görmüyorum. Ama tabii ki vaatleri en azından bugün yaşadığımız ihlalleri kısmen de olsa düzeltebilecek nitelikte. Ama sadece bu kadar.

Yaşadığımız coğrafyada hak ihlallerinin en büyük nedeni ya da en büyük ihlalleri gördüğümüz alan, Kürt sorunu. Millet İttifakının Kürt sorunu konusunda net bir tavrının olduğunu asla düşünmüyorum. Hala aralarında HDP ile yan yana gelmeyen partiler var. Yine LGBTİ hakları açısından son derece kötü durumdayız, özellikle LGBTİ+’lara karşı devlet diliyle büyük bir nefret üretiliyor. Bu konunun böyle bir metinde mutlaka yer alması gerekirdi. Maalesef ki bunlar da eksik.”

Çevirmen: Hapishaneler görmezden gelinmiş

İnsan Hakları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Nuray Çevirmen de çalışma alanı olan cezaevleri konusunda mutabakat metnini şöyle değerlendirdi:

“Türkiye hapishanelerinde 341 bin 497 tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Keyfi tutuklanmalar, istisnai olması gereken tutuklu yargılamanın norm haline gelmesi, düşünce ifade özgürlüğünün suç kabul edilmesiyle binlerce insan hapishaneye kapatıldı. Siyasetçiler, gazeteciler, hukukçular, muhalifler, itiraz hakkını kullananlar hapishanelere atıldı. Metinde bütün bunlara dair bir düzenleme yok.

Hapishanelerle ilgili olarak ‘Cezaevinde kalamayacak derecede hastalığı, engeli bulunan hasta ya da yaşlı mahpusların tahliye ve infaz erteleme taleplerinin değerlendirilmesinde ölçüt kabul edilen Adli Tıp Kurumu raporlarının yanı sıra, Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı kararı ile her ilde belirlenmiş tam teşekküllü devlet hastaneleri tarafından alınan raporların da dikkate alınmasına yönelik yasal bir düzenleme yapacağız’ şeklinde bir paragraf var. Ancak sorun bununla kısıtlı değil.

Hapishaneler, binlerce ihlali içinde bulunduran çok katmanlı ve devasa bir sorun yumağı. Sürekli inşa edilen hapishaneler, artan tecrit, sağlık hakkı ihlalleri, İdare Gözlem Kurulu kararlarıyla mahpusların tahliyelerinin engellenmesi, hapishanelerde meydana gelen işkence ve kötü muameleler, adil yargılanma hakkı ihlali ve mahpusların haklarının kullandırılmaması, tecrit meselesi hiç gündeme alınmamış. Hapishaneler adeta görmezden gelinmiş. Oysa hapsetme sisteminin bu kadar yaygınlaşması ve paralelinde hak ihlallerin de bu kadar yaygın hale gelmesi toplumun tüm kesimlerini ortak paydada buluşturan bir sorunlar yumağı.”

İnsan haklarında “kamu düzeni” vurgusu
Ortak Mutabakat Metni’nde insan hakları ve yargı konularındaki vaatlerden bazıları şöyle:İlköğretimde evrensel etik, insan hakları, adalet, sağlık, çevre ve hayvan hakları, kültür, sanat, bilim, spor konusunda farkındalığın artırılmasını sağlayacak, müfredatı teknoloji ve inovasyona dönük farkındalığı artıracak şekilde güncelleyecek, oyunlaştırma gibi tekniklerle öğrencilerimize programlama ve girişimcilik felsefesi kazandıracağız.Eğitim müfredatına ilkokul birinci sınıftan itibaren insan hakları, kadın-erkek eşitliği, aile yaşamı ve aile içerisindeki rollere ilişkin dersleri koyacağız.Savcıların, araştırma ve soruşturma görevlerini etkin bir şekilde yerine getirmelerini sağlamak amacıyla, Cumhuriyet Başsavcılıklarına bağlı Adli Kolluk Teşkilatı kuracağız.Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarının diğer mahkemelerce dikkate alınmasını ve bu mahkemeler tarafından verilen kararların ivedilikle uygulanmasını sağlayacak tedbirler alacağız.Hakimlerin terfilerinde, kararlarını verirken özenli davranmalarını sağlamak amacıyla, verdikleri kararların Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarıyla uyumunu temel ölçütlerden biri olarak kabul edeceğiz.Anayasa’da yapacağımız değişiklik ile ifade ve basın özgürlüğünün sınırlama nedenlerini Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümleri ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları doğrultusunda “millî güvenlik, kamu düzeni, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, suçların önlenmesi, Devlet sırrı olarak kanunla düzenlenmiş bilgilerin açıklanmaması, başkalarının şöhret ve haklarının korunması” sebepleriyle sınırlı tutacağız.Görevini kötüye kullanmak suretiyle, Anayasa Mahkemesi veya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği hak ihlali kararına sebep olup devleti tazminata mahkûm ettiren ve zarara uğratan hâkimlere ve savcılara bu tazminat ve zararın rücu ettirilmesini sağlayacağız.İnsan onurunun dokunulmazlığını ve devletin insan onuruna saygı gösterme ve onu koruma yükümlülüğünü anayasal güvence altına alacağız.Temel hak ve hürriyetlerin üstün ve bir bütün olduğunu, birbirini tamamladığını; yasama, yürütme ve yargı organlarını bağladığını, hürriyetin esas, sınırlamanın ise istisna olduğunu Anayasayla açıkça düzenleyeceğiz. Anayasa’da, temel hak ve hürriyetlerin ödevle sınırlanması anlayışına son vereceğiz.Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı için Anayasa ile öngörülen sınırlama sebeplerinin kapsamını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uygun olarak hürriyetin esas olduğu anlayışı doğrultusunda daraltacağız. Böylece bu özgürlüklerin belirsiz ve keyfi şekilde sınırlanmasına son vereceğiz.Avrupa Konseyi Yapay Zeka Konvansiyonu çalışmalarını yakından takip ederek, insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü esasına dayalı yaklaşımın ülkemizde de benimsenmesini sağlayacağız.

6’lı Masa ‘Ortak Mutabakat Metni’ni açıkladı

6’LI MASA MUTABAKAT METNİ: Ortak Mutabakat Metni’nde LGBTİ+ hakları: Var mıyız?

6’LI MASA’NIN ORTAK POLİTİKALAR MUTABAKAT METNİ: Veysel Ok: En büyük eksiklik TMK’nin hiç ele alınmamış olması

6’LI MASA: Ortak Mutabakat Metni’nde çocuk hakları: “İstanbul Sözleşmesi’nin yer almaması eksiklik”


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑