İnsan Hakları

Published on Temmuz 26th, 2022

0

Açlık grevinin 54. gününde Ecevit Piroğlu için açıklama: ‘Can güvenliği tehlikede’

Bir yılı aşkın süredir Sırbistan’da tutsak edilen Türkiyeli sosyalist Ecevit Piroğlu için Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB), Avrupa Sürgünler Meclisi (ASM) ve Ecevit Piroğlu’na Özgürlük İnisiyatifi “Acil Çağrı” başlığıyla dün kameralar karşısına geçti.

Türkiye’ye iadesi için çeşitli kirli pazarlıklar yapıldığı belirtilen açıklamada “insan kaçırmaya” varacak Sırbistan içerisindeki bazı kliklerle Türkiye arasında girişimler olduğu vurgulandı. Açıklamada “Aldığımız duyumlar Sırbistan içerisinde bazı kliklerle Türkiye Devleti arasında “insan kaçırma” biçiminde kirli pazarlıklar yürütüldüğüdür. Tüm uluslararası kurumları bu tehlike karşısında harekete geçmeye Piroğlu’nun can güvenliği için başta BM olmak üzere sorumluluk almaya çağırıyoruz.” uyarısı yapıldı.

“Enternasyonalist demokrasi güçlerine” çağrı yapılan açıklamada Piroğlu’nun yeni durumla beraber “rehine” statütüsünde olduğu vurgulandı.

Ecevit Piroğlu, Sırbistan polisi tarafından rehin tutuluyor!

24 Haziran 2021’den bu yana Sırbistan tarafından Türkiye’ye iade edilmek üzere tutuklanan Türkiyeli sosyalist Ecevit Piroğlu, tüm yargı kararlarına rağmen, yabancılar polis merkezinde tecrit altında, sınırdışı edilmek üzere rehin statüsünde alıkonuluyor.

Piroğlu, kendisi hakkında verilen AİHM ve Birleşmiş Milletler İşkence Karşıtı Komite kararlarına, Sırbistan yasalarına ve Piroğlu için Sırbistan’daki verilen mahkeme kararlarına rağmen Sırp polisi tarafından Türkiye’ye iade edilmek üzere yasadışı olarak, rehine hukukuna tabi tutuluyor. Bir yıldır “iadesi” için yürütülen mahkeme süreçleri temyiz aşamasında mahkeme heyetinin usulsüzlüklerine yapılan itirazlar nedeniyle durdurulmuş, mahkeme heyeti kendi yetkisi hakkında bile bir karara varamamış, süreci karara bağlamak için yeni bir mahkeme günü dahi verememiştir. Bu tüm evrensel yargılama kural ve usullerine karşı suçtur. Mahkemenin “kararsızlığı”, temyiz duruşmasının görüldüğü 17 Haziran’dan bir gün önce Türk Dışişleri Bakanı’nın Sırbistan ziyaretinde yargının bağımsız karar alma sürecine siyasal baskı yapıldığına dair kaygının haklı olduğunu göstermiştir.

Sırbistan yasalarına göre bir yıl içerisinde karara bağlanamayan tutuklamalar “uzun tutukluluğa” bağlı hak ihlali sayılarak serbest bırakmayı hükmetmektedir. 24 Haziran 2022 günü Piroğlu’nun tutukluluk durumunu değerlendiren başka bir mahkeme “belediye sınırlarını terk etmeme” tedbiri alarak serbest bırakılmasına karar verirken aynı karara kendisiyle çelişen yeni bir “tutuklama” kararı daha eklenmiştir. Bu eklenen kararla “kampa gönderilmesi”ne hükmedilmiştir. Bu kampta Piroğlu 24 saat kilitli bir odada, polis nezaretinde tecritte tutulmaktadır. Sırbistan, adı kamp olan bu yere Piroğlu’nu sevk ederek kendi yasalarına karşı da suç işlemiş, serbest bırakılması gerekirken bir hapishaneden, adı kamp olan başka bir hapishanede yeniden kilit altında tutarak “uzun tutukluluk” kararını ihlal etmiştir. Aynı zamanda dosyayı polisin inisiyatifine bırakarak korsanvari bir uygulamanın yolunu açmıştır.

“Başta BM olmak üzere sorumluluk almaya çağırıyoruz.”

Bu karara yapılan itirazın sonucu Piroğlu için “ülkeyi terk etme” kararı çıkmıştır. Ancak polis tarafından rehine olarak tutulan Piroğlu mahkeme kararlarına rağmen “ülkede yasadışı” bulunma iddiasıyla polis tarafından alıkonulmaya devam edilmektedir. Piroğlu Sırbistan ülkesine yasadışı değil resmi olarak girmiş, hakkında İnterpol kararı olduğu gerekçe gösterilerek tutuklanmıştır. Yasadışı olan Piroğlu’nun Sırbistan’a girişi değil, yasadışı olan Sırbistan Devleti’nin kişi özgürlüğünü ihlal etmesi, insanlık suçu olan tecrit uygulaması, Türkiye tarafından yapılan siyasi baskı ve kirli pazarlıklar suçuna ortak olmasıdır. Ecevit Piroğlu’nun Türkiye’ye iadesi ya da “deport“ adı altında Sırbistan sınırı içinde veya dışında yasadışı güçlere teslim edilmesi, onun yaşam hakkının ihlaline ve yaşayacağı işkenceye Sırp Devleti’ni de ortak edecektir. Geçmiş örnekler ve Türk Devleti’nin muhaliflerine yönelik başka ülke topraklarında yasadışı kaçırma faaliyetleri unutulmamalıdır. Polisin aldığı “derhal ülkeyi terk etme” kararı, Sırbistan Özel Mahkemesi’nin 22 Temmuz 2022 günkü kararıyla durdurulmuştur. Buna rağmen tarafımıza ulaşan duyumlar Sırbistan içerisinde bazı kliklerle Türkiye Devleti arasında “insan kaçırma” biçiminde kirli pazarlıklar yürütüldüğüdür. Tüm uluslararası kurumları bu tehlike karşısında harekete geçmeye Piroğlu’nun can güvenliği için başta BM olmak üzere sorumluluk almaya çağırıyoruz.

“54. güne ulaşan bu eylemi, sağlığı üzerinde kalıcı hasarlar oluşturacak kritik aşamaya geçmiştir.”

Ecevit Piroğlu 2 Haziran’dan bu yana süresiz açlık grevinde, 54. güne ulaşan bu eylemi, sağlığı üzerinde kalıcı hasarlar oluşturacak kritik aşamaya geçmiştir. Açlık grevinin bu aşamasında olan bir kişiyi tecritte esaret altında tutmak, sorumluluktan kaçmak için korsanvari biçimde “sınırdışı” adı altında Türk Devleti’ne teslim etmek gibi yapılan kirli planlar Sırbistan Hükümeti’ni de suçlu yapacaktır.

Sırbistan Devleti can güvenliğinden sorumlu olduğu Ecevit Piroğlu’nu derhal serbest bırakmalıdır. Aylardır dünyanın birçok noktasında Piroğlu’na özgürlük isteyen yüzlerce kuruluşun, binlerce insanın çağrısına kulak vermek ve imza attıkları uluslar arası sözleşmelere uymak zorundadır.

(Umut Gazetesi)


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑